25 Kasım 2010 Perşembe

DİSNEYLAND'A GEZİ



Merhaba:

Çok uzun süredir yazmadığım bloguma tekrar döndüm.



Çünkü size çok eğlenceli bir hikaye anlatacağım.


DİSNEYLAND'A GEZİ .....


Disneyland'a gelmeden önce uçağa binişimden başlayacağım.


11.11.2010'da öğlen evden çıktık. Atatürk Havaalanı'na gittik. Kontrolden geçtik, bavulları verdik ve koştura koştura uçağa yetiştik. Önce Almanya'nın Frankfurt şehrine aktarıldık. Bu yolculuk 4 saat sürdü.
Ordan hiç beklemeden aceleyle New York'a giden uçak aktarmasına bindik.





Bu yolculuk ise tam 17 saat sürdü. Bazı insanlar bu yolculuğa sıkıcı diyebilir ama göründüğü kadar sıkıcı değil. Biz en arkada
oturduk. Koltuklarda mini ekran vardı ve ordan uçağın ne kadar yolu kaldığını görüp takip edebiliyoruz,film izleyebilip, müzik

dinleyebiliyosunuz.
İNSAN UYUMAK BİLE İSTEMİYOR.








Sonunda Miami'ye indik. Bavullarımızı aldık ve havaalanının dibinde olan araba kiralama yerine gittik. Arabamızı aldık ve Orlando'ya doğru yola koyulduk ve bu da 1 saat sürdü.


VE İŞTE BEKLENEN AN...........................







DİSNEYLAND'İN kapısından girdik............................


Yavaş yavaş ve geze geze otelimizi aramaya başladık DİSNEYLAND'DE.


Sonunda otele vardık.Vardığımızda saat 00
.00'dı.
Uykum alt üst olmuştu. Çünkü Türkiye'yle arasında 8 saat fark var.

Otel odasına yerleştik,sonra da diğer otelleri,havuzu,restaurantı gezdik.




Sabah erken kalkıp, kahvaltı edip,hemen yola koyulmamız gerektiği için saat 02.00 gibi yattık.




Sabah kalktım , kahvaltı ettim ve hemen fotoğraf çekilmeye koyuldum.
Ben gittiğim her yerde yemeklerin bile fotoğrafını çekerim de.






İşte otelin
dıştan resmi...





İlk durağımıza varmak üzereyiz.

ANİMAL KİNGDOM.........



Kapıdan içeri girdik.

Dev bir çam ağacı vardı ve tabiki onla da fotoğraf çekildim.


Çantamı kontrol ettirdim, otelde verilen Minnie'li kartı görevliye verdim, parmak izimi verdim
veeeee

İÇERDEYİM...

İlk önce hayvanlara baktık.
Sonra dinazorları öğrenmek için yolda yürürken, Goofy'yi gördüm. Bana öpücük yollamıştı.
Biz hala parkı öğrenmeye çalışırken ben Goofy ve Pluto ile fotğraf çekmek istedim.
Çekilecektik ama önce devasa ağacın önünde çekildik.


Tam o sırada fotoğraf çekilen teri gördüm.
Sırada bekledik ve sıra bize geldiğinde ben koşarak onlara sarıldım.
Kardeşim biraz çekingendir .


Ama ben bu anı çok beklediğim için direk uçtum...


Sonraki durak Mickey ve Minnie'nin yanıydı .
Koşarak yanlarına gittim ve fotoğraf çekildim.

Aynen şöyle:





İşte bu resimde ben ve Mickey
var.
Mükemmel...
















Bu da minnie ve ben.....

9 Haziran 2010 Çarşamba

YILBAŞI LEGO...

Bu benim ilk 14+ LEGO'mdu.Konsepti hoşuma gittiği için ve bunu yaparken çok eğleneceğim için çok parçalı aldım.



ARTIK KONUŞMAYA VAKİT KALMADI. ŞİMDİ HEP BİRLİKTE LEGO YAPMAYA!!!













İlk başta biraz yoruldum, ama insan kendini kaptırınca çok eğleniyor.Ben o kadar eğlendim ki bunu herkese tavsiye eder ve bunu hobi haline getirmek isterim.







LEGO YAPMA MADDELERİ;

1. Lego kutusundaki paketleri bir masanın
üzerinde açın.


2.Lego kitapçığındaki sırayla legoyu yapmaya başlayın.


ACELE ETMEYİN! YOKSA PARÇALARDAN BAZILARI KAYBOLABİLİR...


3. Eğer parça kaybolduysa kitapçığın arkasındaki numaradan parçayı sipariş edebilirsiniz.






31 Ocak 2010 Pazar

DİLA İLE BEN BUZ PATENİ YAPIYORUZ






Biz Arzu ablamlarla birlikte Forum İstanbul'a gittik.

Orada Dila ile ben buz pateni yaptık.

Ben biliyodum ama dila hocadan ders aldı......


Dila yavaşça hazırlanırken,ben kaymaya başlamıştım bile.


Bir süre sonra gözlerime inanamadım.

Bir baktım Dila öğretmensiz kayıyor...

Çok güzel bir gün daha geçirdik. Daha sonra FORUM İSTANBUL'da gezdik, dolaştık ve eğlendik...


BYE... BYE... BYE... BYE... BYE..,

ULUDAĞ'A GİDİYORUZ


Biz Uludağ'a 26 Ocak'ta gittik. İlk odaya girdiğimde hiç beğenmedim ama sonradan çok eğlendim.


Daha sonra kızak bistine gidip Berkay yeşil kızak, ben de kendi kızağımızla kaydım.

Salı günü hava çok sisliydi. Kızakla süper kayılıyodu.Ertesi gün öğlen yemeğinde Egeler geldi.

Ege ile birlikte yemek yedikten sonra ODTÜ'nün dükkanına gittik. Ege bize geldi boogle oynadık.
Sonra Ege ile ben kokteyl içtik......



Sabah kahvaltı edene kadar saat 11:00 oldu. Derse 5 dakka geç kaldık. Ege ile ben kayak takımlarımızı giyik. Çok heyecanlıydım.

Önce teleski için çıkış kartları aldık. Sonra teleskinin yanında genel hareketleri öğrendik. Sonra Ege aşağıda kaldı ve ben hoca ile birlikte teleskiye bindik......

Daha sonra ders bitti ben kendi kendime çalıştım. Saat 14:00'da babamın ve Murat amcamın dersi vardı ve ben o arada kendi kendime çalıştım....


Daha sonra otelin önünde güneş gözlüğü ile çekildim......

Artık son gün olduğu için ODTÜ mağzasına gittim. Egenin aldığı kalemin aynısını aldım. T-shirt
almak istemiştim ama babam ODTÜ'yü kazanınca alırsın dedi.

Otelin dışı çok güzeldi. Ben Egelerin katından kocaman bir buz kopardım....


Otelin dışı.......... (arkadan görünüşü)


Otelin önden görünüşü ......
Tatil bitti. Biz dağdan inerken ASIRLIK ÇINAR AĞACINI DA GÖRDÜK. O kadar büyük ki İNANAMAZSINIZ!!!!!!!!!!!